ADEM

Bir Eğitimci; Hz. Peygamber (SAV)

Hiç şüphesiz, peygambersiz bir din, bir kutsal kitap düşünülemez. Zira onu anlayan ve sonrasında insanlığa anlatan yüce bir makam olan peygamberlik; biz insanlar için gönderilen büyük bir lütuftur.

“Andolsun ki içlerinden, kendilerine Allah’ın ayetlerini okuyan, kendilerini arındıran, kendilerine kitap ve hikmeti öğreten bir peygamber göndermek suretiyle Allah, müminlere büyük bir lütufta bulunmuştur.” (Âl-i İmran,164)

Hz. Muhammed(sav)’in en önemli görevi ‘tebliğ’ görevidir.

“Ey Peygamber! Rabbinden sana indirilenleri tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan O’nun elçiliğini yapmamış olursun. (Maide, 67)

Tebliğ, peygamberin, Allah’tan aldığı mesajları olduğu gibi insanlara ulaştırmasıdır. Ulaştırılan şey; bir bilgi, bir haber, bir mesaj ise o zaman eğitim-öğretim söz konusudur. Kur’an, sadece “tebliğ” etmekle yükümlü bulunduğunu bildirdiği peygamberi, “öğretici ve eğitici” olarak nitelendirmekte; onun yaptığı işin, bir öğretim ve eğitim faaliyeti olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.

“Nitekim kendi içinizden size ayetlerimizi okuyan, sizi arındıran, size Kitab’ı ve hikmeti öğreten, size bilmediklerinizi öğreten bir rasul gönderdik.” (Bakara, 151)

“O (Allah), ümmîlerin arasından kendilerine ayetlerini okuyan, onları arıtan, onlara Kitab’ı ve hikmeti öğreten bir peygamber gönderendir.” (Cuma, 2)

Peygamber(sav), tebliğ görevini yaparken büyük mücadeleler vermiştir. Vahyi açıklamış, örnek olmuş, uygulamalı olarak öğretmiş, müjdelemiş, uyarmıştır. Bunları yaparken büyük bir sabır göstermiş; sağlam bir üslup, hoşgörü ve nezaketiyle yaklaşmıştır. Tüm bu aşamalara baktığımızda Peygamber(sav)’in çok güzel bir eğitim metodu ile yaklaştığını ve iyi bir muallim olduğunu görürüz.

Hz. Peygamber (sav)’in  bizzat kendisi de vurgulu bir ifadeyle, “Ben, ancak ve ancak muallim olarak gönderildim.” (İbn Mace, Mukaddime, 17) buyurarak bu temel görev ve niteliğini açıkça belirtmiştir. Hz. Peygamber (sav), tebliğ görevini tamamen bir eğitim-öğretim faaliyeti olarak gerçekleştirmiş. Medine’ye hicretin ardından ilk faaliyetlerin eğitim adına yapılması, mescidin bir kısmının tamamen eğitim öğretime ayrılması, öğretmenler ve öğrenciler yetiştirilmesi buna örnektir.

İyi bir eğitimci, iyi bir anne baba olmak istiyorsak; Peygamber’in(sav) eğitimci yönünü iyi anlayıp tanımamız ve akabinde de örnek almamız gerekmektedir. Taklit etmek demiyorum zira örnek almanın yolu doğru anlamak ve hayatımıza doğru şekilde işlemekten geçer. Böylelikle hem anne baba hem de eğitimciler açısından daha verimli bir süreç olacaktır.

Her hâli ve tavrıyla bize en güzel örnek olan Hz. Peygamber’in eğitimiyle koca bir insanlık aydınlandı. Bizler de evvela kendimize ardından etrafımıza ışık olmak istiyorsak evvela O’nu örnek almalı ve yaşamalıyız.

Dini, İslam’ı, Peygamber’i(sav) doğru anlayan, anlatan, yaşayan ve yaşatanlardan olmak duasıyla.

Rabia DIVARCI